Hoşgeldiniz. Fransa Sarayı`nda bu - Consulat général de France à

publicité
Eminences, chers amis, Değerli dostlar,
Bienvenue. Cette « nuit du Ramadan » au Palais de France est devenue une
tradition et j’en suis fière.
Je suis fière d’ouvrir les portes du Palais de France pour un événement culturel,
et de ce moment de fraternité dans le contexte du Ramadan – à un moment
douloureux à Istanbul endeuillée par l’attentat de mardi. Ce moment de
fraternité est important, alors que nos pays sont frappés par le terrorisme, que
nous condamnons d’où qu’il vienne.
Hoşgeldiniz. Fransa Sarayı’nda bu « Ramazan gecesi » etkinliğimiz bir gelenek
haline geldi ve bundan gurur duyuyorum.
Fransa Sarayı’nın kapılarını kültürel bir etkinlik için açmaktan ve, Salı günü
meydana gelen saldırı sonrası yas içindeki İstanbul'da acılı bir zamanda da
olsa -Ramazan dolayısıyla bu kardeşlik anından
kıvanç duyuyorum.
Ülkelerimizin, her nereden gelirse gelsin kınadığımız terorizm tarafından hedef
alındığı bu zamanda, bu kardeşlik anı önemli.
Nous avons voulu avec le directeur de l’institut français Matthieu Bardiaux faire
passer le message d’une laïcité française ouverte dans l’atmosphère
particulière du Ramadan, avec une « nuit du Ramadan » comme nous l’avons
fait au Maroc et à Paris, avec des concerts qui font revivre les divertissements
du Ramadan.
A Istanbul comme à Ankara, plusieurs styles, instruments et cultures se
rencontreront lors du concert de ce soir, avec le Trio français Selin (SMADJ,
Geoffroy Tamisier, Edouard Prabhu) et ses invités turc de marque Bouzouki
Orhan, Cem Yıldız et Çorlulu Savaş. Points convergents de cette rencontre :
l’amour et sa poésie, qui ont inspiré les compositions du Trio Selin marqué par
la ville d’Istanbul, où a longtemps vécu Smadj.
Fransız Kültür Merkezi Müdürü Matthieu Bardiaux ile, tıpkı Fas’ta ve Paris’te
yaptığımız gibi, Ramazan eğlencelerini yeniden yaşatan konserlerle Ramazanın
özel atmosferinde, bir « Ramazan gecesi’ ile açık bir Fransız laklikliğinin
mesajını iletmek istedik.
Ankara’da olduğu gibi Istanbul’da da, bu akşamki konser esnasında Fransız
Selin Üçlüsü ile (SMADJ, Geoffroy Tamisier, Edouard Prabhu) çok özel ünlü Türk
konukları Buzuki Orhan, Cem Yıldız, ve Çorlulu Savaş ile birçok tarz, enstrüman
ve kültür bir araya gelecek. Bu buluşmanın ortak noktalarını ise, Smadjın uzun
süre yaşadığı ve Istanbul şehrinin kendisinde iz bıraktığı Selin Üçlüsünün
eserlerine ilham vermiş, aşk ve şiir oluşturuyor.
Vous savez que la devise de la France est « Liberté – égalité –fraternité ». La
laïcité française les décline, et c’est un équilibre à ajuster tous les jours, avec
des discussions, des désaccords, mais le débat est sain :
Liberté : liberté de ne pas croire ou de croire, à la religion de son choix, et
c’est important de dire que les non croyants aussi n’ont pas à s’excuser d’être
non croyants
Egalité : traiter tous les cultes de la même façon et c’est important de
dire que l’Islam est la 2è religion de France et que les musulmans de France
n’ont pas à s’excuser d’être musulmans
Fraternité : vivre ensemble par-delà les différences d’origines ou de
convictions
Biliyorsunuz ki Fransa’nın mottosu « Özgürlük – eşitlik– kardeşlik’tir ». Fransız
laikliği de bunları kapsar ve konuşmalarla, anlaşmazlıklarla her gün hassas
ayarlarla sağlanması gereken bir dengedir, zira tartışma sağlıklıdır:
-Özgürlük: kendi seçtiği dine inanmamak ya da inanma özgürlüğüdür,
inanmayanların da, inanmadıkları
için özür dilemek zorunda olmadığını
söylemek ayrıca önemlidir.
-Eşitlik : Bütün dinlere aynı şekilde davranmak ve islam dininin Fransa’nın
ikinci dini olduğunu ve Fransa’nın müslümanlarının müslüman oldukları için
özür dilemeleri gerekmediğini söylemek de önemlidir.
-
Kardeşlik: köken veya inanç farklılıklarının ötesinde , birlikte yaşamaktır.
Ce message sera porté par notre Ministre des affaires étrangères, Jean-Marc
Ayrault qui recevra pour un iftar les Ambassadeurs des pays de l’organisation
de la conférence islamique, avec les responsables de l’Islam de France. Nous ne
tomberons pas dans le piège de l’islamophobie tendu par des terroristes qui
veulent nous faire confondre Islam et violence. Les actes « anti » ont augmenté
immédiatement après les attentats, et baissé ensuite. Nos autorités les
répriment sévèrement et ont lancé une campagne « tous unis contre la haine ».
Et de fait, malgré les poussées de haine, des études récentes, de la commission
des droits de l’homme par exemple, montrent une tendance de fond à la
progression de la tolérance.
Bu mesaj, Fransa İslam liderleri ile birlikte İslam Konferansı Örgütü ülkelerinin
büyükelçilerini bir iftar yemeğinde ağırlayacak olan Dışişleri Bakanımız JeanMarc Ayrault tarafından da taşınacaktır. İslam ve şiddeti karıştırmamızı isteyen
teroristlerin İslamkarşıtlığı tuzağına düşmeyeceğiz. Saldırıların hemen ardından
« karşıt » eylemler yükselmiş ve daha sonra azalmıştır. Yetkililerimiz bu
eylemleri ağır bir şekilde cezalandırmaktadır ve « nefrete karşı birliğiz »
kampanyasını başlatmışlardır. Somut olarak, nefret söyleminin, ani
yükselişlerine rağmen, mesela İnsan Hakları Komisyonunun yakın zamanda
yaptığı çalışmanın sonuçlarına göre , hoşgörüde bir artış eğilimi görülmektedir.
C’est à la tolérance que nous sommes invités ce soir. Mon conjoint Olivier
Bouquet va lire le texte magnifique écrit par un Français, Antoine Leiris, 3 jours
après la mort de son épouse dans l’attentat du 13 novembre au Bataclan. Ce
texte d’un père resté seul avec son bébé de 17 mois, avait bouleversé notre
pays et au-delà. Cela s’appelle « vous n’aurez pas ma haine », et le « vous »
s’adresse aux terroristes et non aux musulmans en général.
C’est un message humaniste dans lequel peuvent se retrouver les valeurs
universelles, religieuses ou non.
Bizler bu akşam hoşgörüye davetliyiz. Eşim Olivier Bouquet sizlere şimdi, bir
Fransız’ın, Antoine Leiris’in, 13 Kasım’da Bataclan (konser solonu) saldırısında
hayatını kaybeden eşinin ölümünden üç gün sonra kaleme aldığı muhteşem
yazıyı okuyacak. 17 aylık bebeğiyle yalnız kalan bir babanın yazısı ülkemizi ve
ötesini derinden sarsmıştı. Bu yazının adı « nefretimi elde edemeyeceksiniz »
buradaki « siz » genel anlamda müslümanlara değil, teroristlere seslenmektedir.
Dini olsun ya da olmasın, evrensel değerlerin buluşabileceği hümanist bir mesaj
söz konusudur.
Bonne soirée à tous
Hepinize güzel bir akşam diliyorum.
Téléchargement